Hayat sigortası, gerçekleşmesi ihtimal olan hastalık, engellilik, ölüm ve benzeri gibi durumlar için sizin ya da ailenizin yaşam kalitesini korumak için herhangi bir sigorta şirketi ile yapılan anlaşma sonundaki finansal yatırım yahut risk ürünü olarak tanımlanır.
Diğer sigorta türlerinde olduğu gibi hayat sigortası da Türkiye’de gerekli değeri görmemektedir. Ancak tüm sigortalar çok önemli ve kıymetlidir. Sigorta şirketleri tarafından özel olarak sağlanır. Sigorta şirketi seçimlerinde özgürce seçimler yapabilmektesiniz.
Söz konusu bu sigorta türü ile bireyler hayatlarını sigorta altına alırlar. Yani hayatın kaybedilmesi, kötü bir hastalık geçirilmesi sonucunda hayat sigortası ile kişilerin ya da ailelerinin hayatları garanti altına alınmış olur. Oluşabilecek mağduriyetler önlenir. Örneğin; bir hanenin geçimini sağlayan tek kişi eğer o ailedeki erkek birey ise kesinlikle onun hayat sigortası yaptırması gerekmektedir. Çünkü bu kişinin başına olumsuz bir durum gelmesi halinde hanedeki tüm bireyler maddi ve manevi bir takım sıkıntılar çekerler. Eğer borçlar varsa tüm borçlar aileye kalır. Ancak bunun manevi sıkıntıları da oldukça fazladır. Bu nedenle kesinlikle önlem alınması gerekmektedir. Hayat sigortası ile tüm mağduriyet ve olumsuz herhangi şeyler minimum seviyeye iner.
Peki Hangi Durumlarda Hayat Sigortası Yapılmalıdır?
Hayat sigortasının en temel güvencesi kişinin hayatını kaybetmesi sonucunda karşılaşılan durumlar içindir. Bu sigorta türü, ancak ve ancak bireyin ölmesi neticesinde devreye girer, poliçede belirtilen bireye yahut varsa yasal mirasçıya poliçede belirtilen tutarın ödemesi yapılır.
Ayrıca bunlara ek olarak da, şirketle yapılmış olan anlaşma doğrultusunda ek prim ödemeleri yapılabilinmektedir. Ek ödeme yapılması halinde hastalık, kaza, sakatlık ve benzeri gibi durumlarda çıkan masraflar için de ek teminatlar alınabilinmektedir.
